Diken.com.tr’den Burcu Karakaş, eşcinsel olduğu için hakemlik görevine son verilen Halil İbrahim Dinçdağ’ın, 29 Aralık’ta görülecek Türkiye Futbol Federasyonu’na açtığı maddi ve manevi tazminat davasının karar duruşması hakkında görüştü. İşte bu röportajdan çarpıcı başlıklar:
Dava açıldığından bu yana neler yapıyorsun?
O günden bugüne işsizim. Bu süre içerisinde abartısız söylüyorum 200’e yakın iş başvurusu yaptım. Ancak olmadı. Bazıları yaşım geçtiği, bazıları ise tanındığım için işe almadı. Çok sevdiğim annemi kanserden kaybettim. Onu kaybettikten bir yıl sonra ben kanser oldum. Çok şükür onu da atlattım. Bir yandan iyi bir aktivist oldum. Eşcinsel olduğu için işten atılan ya da işe alınmayan arkadaşlar arayıp “Ne yapalım” diye soranlar oldu, halen de oluyor. Polis, öğretmen, bankası, spor hocası vb… Benden cesaret aldıklarını söylüyorlar. LGBTİ aktivistliği açısından mülteciler için yapılan etkinliklere gidiyorum.
Duruşmalar nasıl geçti bu arada?
29 Aralık’taki duruşmamız 19’uncu duruşmamız olacak. Mahkemenin tavrı hep olumlu oldu. Bize karşı tutumları çok iyi. Bilirkişi beni haklı buldu. İstanbul Valiliği İnsan Hakları Kurulu da öyle… Bu davada da haklı çıkacağımıza inanıyorum ama burası Türkiye tabii. Her an her şey olabilir. Pes etme aşamasına geldiğim zamanlar oldu. Yoruldum zaman zaman ama davamın peşini bırakmayacağım. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne kadar yolu var. Ayrıca dilekçemizi yazdık, federasyonu FİFA ve UEFA’ya da şikayet edeceğim.
İçeriği nedir o dilekçenin?
Federasyonun sorularımıza cevap vermediğini, haklarımın iadesini istediğimi, yapılanları görmemezlikten geldiklerini ifade ettik. Bir diğer talebimiz de Türkiye’de homofobiyle mücadele. UEFA ırkçılıkla mücadeleyi oldukça etkili yürütüyor ama homofobiyle mücadele sadece kağıt üzerinde. Futbolda homofobiyle mücadelede Türkiye’nin temsilcisi olmak istiyorum. Bunu da talep ediyorum.
Karar duruşması öncesi iletmek istediğin bir mesaj var mı?
Bu dava sadece eşcinsellerin davası değil aslında. Her türlü haksızlığa, ayrımcılığa uğramış insanların davası. Bu dava kazanıldığı zaman, “Evet, haklıydın sen” dendiği anda, pek çok olaya emsal teşkil edecek. Belki pek çok kişinin önünü açacak. İşverenler insanları kolayca işten atamayacak. İnsanların cinsiyetine, cinsel yönelimine bakmadan kardeşçe yaşayalım. Herkesi bekliyorum duruşmaya. Zaferimizi hep beraber kutlayalım istiyorum.